Bu gömleği yine ütülemek zorunda kaldım! Son kez!
- I had to iron his shirts again! It's the last time!
Bunu üzerine takmadan önce bu elbiseyi ütülemek zorundayım.
- I have to iron this dress before putting it on.
Altın demirden daha ağırdır.
- Gold is heavier than iron.
Altın, demirden daha fazla çeker.
- Gold weighs more than iron.
Tom elbiselerini ütüledi.
- Tom ironed his clothes.
Tom'un eskiden uyuduğu odada bir dikiş makinesi ve bir ütü masası var.
- There is a sewing machine and an ironing board in the room where Tom used to sleep.
Leyla'nın dingolara karşı tek savunması bir tabancaydı.
- Layla's only defense against the dingos was a handgun.
Tabancaların yasadışı yapılması gerektiğini düşünüyor musunuz?
- Do you think that handguns should be made illegal?
Bizim çit demirden yapılmıştır.
- Our fence is made of iron.
Bu kupa demirden yapılmıştır.
- This mug is made of iron.
Tom'un Mary'nin cinayet gecesi için sıkı bir mazereti var.
- Tom has an ironclad alibi for the night of Mary's murder.
... is the equivalent of a 45 caliber handgun. ...