a hand gesture made by christians in imitation of the shape of the cross

listen to the pronunciation of a hand gesture made by christians in imitation of the shape of the cross
الإنجليزية - التركية

تعريف a hand gesture made by christians in imitation of the shape of the cross في الإنجليزية التركية القاموس.

cross
{i} çapraz

Tom çapraz bulmacayı seviyor. - Tom likes crossword puzzles.

Tom çapraz ateşe yakalandı. - Tom was caught in the crossfire.

cross
geçmek (karşıdan karşıya)
cross
kırma
cross
-e karşı gelmek
cross
huysuz
cross
öbür tarafına geçmek
cross
karşı koymak
cross
kızgın

Karım kollarını bağladığında ve ayağını yere vurduğunda, onun kızgın olduğunu biliyorum. - When my wife crosses her arms and taps her foot I know she's angry.

cross
(Spor) (Futbol) orta
cross
{s} çaprazlama

Bir kamyon yolun ortasında çaprazlamasına durdu. - A truck stopped crosswise in the middle of the road.

Başkalarıyla konuşurken, kollarınız çaprazlama bağlı şekilde onu yapıyorsunuz. - When you talk to others, you're doing it with your arms crossed.

cross
{i} artı işareti
cross
{i} çapraz işareti
cross
{i} hile
cross
{s} kesişen
cross
{f} kesişmek
cross
üstüne çizgi çizmek
cross
{f} çaprazlaştırmak
cross
{f} karşıdan karşıya geçmek; -i geçmek: Look both ways before crossing the street. Karşıdan karşıya geçmeden önce iki yöne
cross
türleri ayrı olan hayvan veya çiçekleri çiftleştirip melez çeşitler elde etmek
الإنجليزية - الإنجليزية
cross
a hand gesture made by christians in imitation of the shape of the cross

    الواصلة

    a Hand ges·ture made by christians in i·mi·ta·tion of the shape of the Cross

    التركية النطق

    ı händ cesçır meyd bay krîsçınz în îmıteyşın ıv dhi şeyp ıv dhi krôs

    النطق

    /ə ˈhand ˈʤesʧər ˈmād ˈbī ˈkrəsʧənz ən ˌəməˈtāsʜən əv ᴛʜē ˈsʜāp əv ᴛʜē ˈkrôs/ /ə ˈhænd ˈʤɛsʧɜr ˈmeɪd ˈbaɪ ˈkrɪsʧənz ɪn ˌɪməˈteɪʃən əv ðiː ˈʃeɪp əv ðiː ˈkrɔːs/
المفضلات