a group of followers or enthusiasts

listen to the pronunciation of a group of followers or enthusiasts
الإنجليزية - التركية

تعريف a group of followers or enthusiasts في الإنجليزية التركية القاموس.

following
{s} izleyen

O, arkasında izleyen köpeği ile yürüyüşe çıktı. - He went out for a walk, with his dog following behind.

Bizi izleyen birini görmedim. - I didn't see anybody following us.

following
{i} izleme

Tom birinin kendisini izleyip izlemediğini görmek için omzunun üzerinden baktı. - Tom looked over to his shoulder to see if anyone was following him.

Lütfen beni izlemeyi durdurur musun? - Would you please stop following me?

followers
koşuntu
following
yandaşlar
following
ardından gelen
following
sözü edilen
following
müteakiben
following
(Havacılık) aşağıdaki müteakip
following
bir şeyin üstüne
a group of
bir grup
following
{i} aşağıdaki

Önceki hayatınızda kim olabileceğinizi öğrenmek için aşağıdaki formu doldurunuz. - Complete the following form to know who you could have been in a previous life.

Aşağıdaki soruları İngilizce olarak yanıtlayın. - Answer the following questions in English.

following
{f} izle

Bizi izleyen birini görmedim. - I didn't see anybody following us.

Demografik verileri izleyerek, hükümet doğum oranını teşvik edecek bir politika benimsemek zorunda kalmıştı. - Following the demographic data, the government was obliged to adopt a policy that would stimulate birth rate.

following
ed.-den sonra
following
destekçiler türkümü
following
ertesi

O, ertesi gün eve gideceğini söyledi. - He said that he was going home the following day.

Tom ve Mary, ertesi hafta yine orada buluşmak için karar verdi. - Tom and Mary decided to meet there again the following week.

a group of
bir gurup
following
the following şunlar
following
bağımlı olan kimseler
following
{e} sonra

Daha sonraki adımlar nelerdir? - What are the following steps?

Şiddetli bir donmanın ardından kangrenle enfekte olduktan sonra Tom'un ayağı kesilmek zorunda kaldı. - Tom's foot had to be amputated after it had become infected with gangrene following a severe frostbite.

following
tabi olanlar
following
{i} hayran kitlesi
الإنجليزية - الإنجليزية
followers
following
a group of followers or enthusiasts

    التركية النطق

    ı grup ıv fälōırz ır enthuziäs

    النطق

    /ə ˈgro͞op əv ˈfälōərz ər enˈᴛʜo͞ozēˌas/ /ə ˈɡruːp əv ˈfɑːloʊɜrz ɜr ɛnˈθuːziːˌæs/
المفضلات