a greater distance in space or time; farther

listen to the pronunciation of a greater distance in space or time; farther
الإنجليزية - التركية

تعريف a greater distance in space or time; farther في الإنجليزية التركية القاموس.

further
daha ileri

Ben daha ileri yürüyemem. - I can't walk any further.

O, daha ileriye yürüyemedi. - He could not walk any further.

further
ilâveten
further
ilerlemesini sağlamak
further
ileri

Ben daha ileri yürüyemem. - I can't walk any further.

O benden daha ileriye yüzebilir. - She can swim further than I can.

further
daha

İçeriye girmek ve bunu daha fazla görüşmek için bir randevu al lütfen. - Please make an appointment to come in and discuss this further.

Biz, mevcut koşullar altında daha fazla fiyat indirimi teklif edemeyiz. - We cannot offer a further price reduction under the current circumstances.

further
daha ilerde
further
üstelik
further
başka bir

Başka bir işlem yapılmayacaktır. - No further action will be taken.

Başka bir talimata kadar sessiz kalacaksın. - You will remain silent until further instructed.

further
başka

Daha başka yorum lüzumsuzdur. - Any further comment is redundant.

Başka gecikmelerden kaçınmalıyız. - We need to avoid any further delays.

further
başka yere
further
daha fazla

Tom'un daha fazla sorusu yoktu. - Tom had no further questions.

İçeriye girmek ve bunu daha fazla görüşmek için bir randevu al lütfen. - Please make an appointment to come in and discuss this further.

further
bun dan başka
further
{s} ötedeki, uzaktaki, daha uzak
further
f ilerletmek
further
{s} ötedeki
further
yardım et mek furthermore z bundan başka
further
(zarf) daha ileri, daha fazla, ileri, ileride, öte, ötede, öteye, ayrıca, bundan başka
further
{s} ileriki
الإنجليزية - الإنجليزية
further

Washington DC is further from Europe than New York.

a greater distance in space or time; farther
المفضلات