a good number of

listen to the pronunciation of a good number of
الإنجليزية - التركية
pek çok
-in ustası
in ustası
a number of
bir kaç
a number of
birtakım

Tom, kendi veda yemeğinde birtakım müstehcen espriler yaptı ve bazı meslektaşları bundan rencide oldu. - Tom told a number of off-colour jokes at his farewell dinner, and some of his colleagues were offended.

Birtakım nüfuz sahibi arkadaşlarım var. - I have a number of influential friends.

a number of
birkaç

Tom ve Mary birkaç kez birlikte yüzmeye gittiler. - Tom and Mary have gone swimming together a number of times.

Birkaç yolcu yaralandı. - A number of passengers were injured.

a number of
Bir dizi

Ordu savaş sırasında bir dizi görkemli eylemlerde yer aldı. - The army was involved in a number of brilliant actions during the battle.

O, bir dizi heyecanlı dedektif hikâyesi yazdı. - He has written a number of exciting detective stories.

a number of
bir miktar

Tom'un bilgisayarı çöktü ve o bir miktar önemli belgeleri kaybetti. - Tom's computer crashed and he lost a number of important documents.

Bir miktar kitap çalındı. - A number of books were stolen.

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف a good number of في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

a number of
Several of

I spoke with a number of them about it.

a number of
Several

A number of people have commented on it.

a number of
several, numerous, many
a good number of

    الواصلة

    a good num·ber of

    التركية النطق

    ı gîd nʌmbır ıv

    النطق

    /ə gəd ˈnəmbər əv/ /ə ɡɪd ˈnʌmbɜr əv/
المفضلات