Tom'un farklı bir perspektifi var.
- Tom has a different perspective.
Tom'un perspektifi yok.
- Tom has no perspective.
Soruna başka bir bakış açısından yaklaşmaya karar verdim.
- I've decided to approach the problem from another perspective.
Problemi bir çocuğun bakış açısıyla düşünmeliyiz.
- We should consider the problem from a child's perspective.
Problemi bir çocuğun bakış açısıyla düşünmeliyiz.
- We should consider the problem from a child's perspective.
Yeni bir bakış açısı elde etmelisin.
- You need to get a new perspective.