Yarın burada bir toplantı yapacağız.
- We are going to have a meeting here tomorrow.
Yağmur nedeniyle toplantı iptal edildi.
- The meeting was canceled because of the rain.
Tom mitinge katılmak için Mary'ye ihtiyaç olduğunu düşünmez.
- Tom doesn't think there is any need for Mary to attend the meeting.
Tom seninle bir miting yapmak ister.
- Tom wants to have a meeting with you.
Tom'un patronuyla buluşması gerilimli idi.
- Tom's meeting with his boss was very tense.
Eski arkadaşımla buluşmak çok hoştu.
- Meeting my old friend was very pleasant.
Seninle görüşmeye can atıyorum.
- I've been looking forward to meeting you.
Niçin görüşmeye katılamadığımın sebebi bu.
- That's the reason why I couldn't attend the meeting.
Şirketimizin ilk önceliği, müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamaktır.
- Our company's first priority is meeting our customers' needs.
Onu karşılamak amacıyla oraya gittim.
- I went there for the purpose of meeting him.
Ben, atletizm karşılaşmalarına katıldım.
- I took part in the athletic meeting.
O, atletizm karşılaşmasına katıldı.
- He took part in the athletic meeting.