a french person

listen to the pronunciation of a french person
الإنجليزية - التركية

تعريف a french person في الإنجليزية التركية القاموس.

frog
{i} kurbağa

Onlar parlak renkli kurbağalar olduğunu söylüyorlar fakat ben onları asla görmedim. - They say there are bright-colored frogs, but I've never seen them.

Bu çayır kurbağa doludur. - This meadow abounds in frogs.

frog
çiçekleri dik tutmak için vazo içine konan ağır bir tutucu
frog
kordonla kumaş kenarına yapılmış olan düğme iliği
frog
rayların çaprazvari kavuştukları noktadaki X şeklinde ray tertibatı
frog
at tırnağının içi
frog
{i} fransız [kötü]
frog
(Hayvan Bilim, Zooloji) kara kurbağası

Kurbağayı kara kurbağasından ayırt edemem. - I cannot distinguish a frog from a toad.

Bir kurbağayı bir kara kurbağasından ayırt edemem. - I can't tell a frog from a toad.

frog
(Hayvan Bilim, Zooloji) karakurbağası
french person
fransız kişi
frog
{i} iki başlı kas
frog
{i} ilik
frog
{i} kopça
الإنجليزية - الإنجليزية
frog
crapaud
A person
bird
A person
sort
A person
article
a person
bod
a french person

    الواصلة

    a French per·son

    التركية النطق

    ı frenç pırsın

    النطق

    /ə ˈfrenʧ ˈpərsən/ /ə ˈfrɛnʧ ˈpɜrsən/
المفضلات