O, kırk sekiz kale yaptı.
- He built forty-eight forts.
Hiç çimento kullanmadan kalenin duvarlarını inşa ettiler.
- They built the walls of the fortress without using cement at all.
Garnizon teslim olmaya zorlandı.
- The garrison was forced to surrender.
Garnizon teslim olmaktan başka bir seçenek görmedi.
- The garrison saw no choice but to surrender.