Bir büyük ayak izi ve birkaç farklı boyutta daha küçük ayak izleri bulduk.
- We found one large footprint and a couple of different size smaller footprints.
Polisler Tom'un yatak odası penceresinin dışında herhangi bir ayak izi bulamadılar.
- The police couldn't find any footprints outside Tom's bedroom window.
Bu şirket çevresel kaplama alanını azaltmak için yeni teknolojiler kullanıyor.
- This company is using new technologies to reduce its environmental footprint.
Bu kitabın baskısı tükendi.
- This book is out of print.
Bu makine dakikada 60 sayfa basabilir.
- This machine can print sixty pages a minute.
Masanın üstünde bir kedinin ayak izleri var.
- There are footprints of a cat on the table.
Suçlu ayak izleri bıraktı.
- The criminal left footprints.
Gazeteler bu hikayeyi basmadılar.
- The papers didn't print this story.
Tom'un izleri tabancada.
- Tom's prints are on the gun.
He is following in his father's footprints.
My carbon footprint is very high.