Ben şu anki gelirimden memnunum.
- I'm satisfied with my current income.
Tom şu anki aylığından tamamen memnun.
- Tom is perfectly satisfied with his current salary.
Tom raporu güncel bir web sitesinde buldu.
- Tom found the report on a current website.
Gama ışını patlamalarının olası nedenleri hakkında birkaç güncel teori vardır.
- There are several current theories about the possible causes of gamma-ray bursts.
Birtakım Avrupa ülkelerinde geçerli para birimi avrodur. Simgesi € şeklindedir. Bir avro yaklaşık iki Türk lirası değerindedir.
- In several European countries, the current currency is the euro. Its symbol is €. One euro is worth about two Turkish lira.
Dünyada sonsuzluktan daha korkunç bir şey varsa, o zaman bu muhtemelen benim diploma tezinin geçerli ilerlemesidir.
- If there's something more terrifying in the world than eternity, then it's probably the current progress of my diploma thesis.
Eski inanç hala yaygın olarak geçerlidir.
- The old belief is still widely current.
Saakaşvili iktidara geldiğinde Gürcistan'ın şimdiki milli marşı, 2004 yılında kabul edildi.
- The current national anthem of Georgia was accepted in 2004, when Saakashvili came to power.
Şimdiki evimiz çok küçük, bu yüzden taşınmaya karar verdi.
- Our current house is too small, so we decided to move.
Hadi akıma karşı yüzmeye çalışalım.
- Let us try to swim against the current.
Bir anafor, suyun dairesel bir akımıdır.
- An eddy is a circular current of water.