a figurative record or writing; a collective memory

listen to the pronunciation of a figurative record or writing; a collective memory
الإنجليزية - التركية

تعريف a figurative record or writing; a collective memory في الإنجليزية التركية القاموس.

page
{i} sayfa

Bu sayfadaki her sözcüğü biliyorum. - I know every word on this page.

Biri bu kitabın ilk üç sayfasını yırtmış. - Someone has ripped out the first three pages of this book.

page
iç oğlanı
page
resmi kıyafetli el ulağı
page
föy
page
sahife
page
sayfaları numaralamak
page
adını anons etmek
page
bet
page
çağırmak
page
{f} sayfala

Hemen hemen tüm sanal bellek uygulamaları bir uygulama programının sanal adres alanını sayfalara böler; bir sayfa bitişik sanal bellek adreslerinden oluşan bir bloktur. - Almost all implementations of virtual memory divide the virtual address space of an application program into pages; a page is a block of contiguous virtual memory addresses.

Sarı sayfalara bir göz at. - Look through the yellow pages.

page
(konakçı/vb.) garson
page
{i} içoğlanı
page
{i} peyk
page
{f} (bir yazının) sayfalarını numaralamak
page
sayfalarını numarala
page
oğlan/sayfa
page
{f} sayfa numarası vermek
page
{i} (otelde) komi
الإنجليزية - الإنجليزية
page

the page of history.

a figurative record or writing; a collective memory
المفضلات