Bu hindinin tadı iyi.
- This turkey tastes good.
Şükran gününde hindi yemek bir gelenektir.
- It's a custom to have turkey at Thanksgiving.
Türkiye'den döndükten sonra Türkçem zayıfladı.
- After I returned from Turkey, my Turkish deteriorated.
Polonya'dan Türkiye'ye ithal edilen bir sürü ürün var.
- There are many products imported from Poland to Turkey.
Kamyonun bir debriyaj arızası vardı.
- The truck had a clutch failure.
Biz onların dükkanının bir başarısızlık olduğunu düşündük, fakat şimdi, zor günleri atlattılar ve hatta büyüdüler.
- We thought their shop was a failure, but now they've gotten out from under and even expanded.
Herkes deneyin başarısızlıkla sonuçlanacağını bekliyordu.
- Everybody expected that the experiment would result in failure.
Hatamdan dolayı annem hayal kırıklığına uğradı.
- My mother was disappointed by my failure.
Parti bir fiyaskoydu.
- The party was a failure.
Tom bir baba olarak tam bir fiyasko.
- Tom is a complete failure as a father.
Hata için o suçlanacak.
- He is to blame for the failure.
Hata için sen suçlanacaksın.
- You are to blame for the failure.
Batmanın eşiğindeyiz.
- We're on the border of failure.
We don't tolerate failure.
- We do not tolerate failure.
We do not tolerate failure.
- We don't tolerate failure.
... like heart failure and kidney failure. ...
... success rate, you triple your failure rate. It's very hard if you have to make all your ...