Korku değil, umut insan ilişkilerinde yaratıcı ilkedir.
- Hope, not fear, is the creative principle in human affairs.
O tek-taraflı bir aşk ilişkisiydi.
- It was a one-sided love affair.
Çok ihtiraslı bir aşk macerasıydı.
- It was a very passionate love affair.
İşlerine karışmaya niyetim yok.
- I have no intention of meddling in your affairs.
Onun bu işle ile hiçbir bağlantısı yoktur.
- He has no connection with this affair.
O, olaya karıştığını inkar etti.
- He denied having been involved in the affair.
Olaydan duyduğu üzüntüyü ifade etti.
- He expressed regret over the affair.
Ben mesele ile ilgili değilim.
- I am not concerned with the affair.
Vali meselesinin kesintisiz görüntüleri internette ortaya çıktı.
- Uncut footage of the governor's affair has surfaced on the Internet.
Bu konu ile bir ilgim yok.
- I have nothing to do with the affair.
Konu bana birçok uykusuz gecelere mal oldu.
- The affair cost me many sleepless nights.
Dış ilişkiler hakkında çok şey bilir.
- He knows a lot about foreign affairs.