a distinction of time

listen to the pronunciation of a distinction of time
الإنجليزية - التركية

تعريف a distinction of time في الإنجليزية التركية القاموس.

tense
{s} stresli, gerilimli
tense
endişeli
tense
gerili

Tom'un patronuyla buluşması gerilimli idi. - Tom's meeting with his boss was very tense.

tense
gerilmiş
tense
sinirli
tense
germek
tense
{f} ger

Jane'in söylediği ortamı daha az gerdi. - What Jane said made the atmosphere less tense.

En heyecanlı anda herkes çok gergin görünüyordu. - In the most thrilling moment, everyone looked very tense.

tense
(up ile) gerilmek
tense
sequence of tenses cümlede zaman uyumu
tense
{f} gerilmek
tense
{s} gergin, gerilmiş
tense
fiil zamanı
tense
(sıfat) gergin
tense
{s} endişeli, stres içinde
tense
{s} gergin, elektrikli
tense
{i} kip
الإنجليزية - الإنجليزية
{n} tense
a distinction of time

    الواصلة

    a dis·tinc·tion of time

    التركية النطق

    ı dîstîngkşın ıv taym

    النطق

    /ə dəˈstəɴɢksʜən əv ˈtīm/ /ə dɪˈstɪŋkʃən əv ˈtaɪm/
المفضلات