Bir çözüm yoksa, öyleyse hiçbir sorun yok.
- If there's no solution, then there's no problem.
Biz, sorunun çözümüne gelince farklılık gösterdik.
- We differed as to the solution to the problem.
Bu yılın sonunda bir ekonomik kriz olacak.
- There will be an economic crisis at the end of this year.
İşçiler iş krizinde mali yenilgi alıyorlar.
- Workers are taking a financial beating in the employment crisis.
Bu bulmacayı çözmek zaman gerektirmedi.
- The solution of the puzzle required no time.
Tom bir çözüm bulmak için çaresiz olduğunu söyledi.
- Tom said he was desperate to find a solution.
Her iki taraf da çözüm yolunda bir adım attı.
- Both parties took a step towards a solution.
En iyi çözüm yolu sadece, deneme-yanılma yöntemi ile bulunabilir.
- The best solution can only be found by a process of trial and error.
... had right after the financial crisis hit. ...
... from the crisis back in 2007 and never fully dealt with all the ...