الإنجليزية - التركية
تعريف a competitor thought likely to win في الإنجليزية التركية القاموس.
- favorite
- {i} gözde
Gözde hayır kurumun nedir?
-What's your favorite charity?
Gözde aşk şarkın nedir?
-What's your favorite love song?
- favorite
- {i} favori
Favori web sitem Kylie Konnect'tir ve Facebook'tan daha iyidir.
-My favorite website is Kylie Konnect and it's better than Facebook.
Bu benim favori yiyeceğim.
-It's my favorite food.
- favorite
- tercih edilen
- favorite
- makbul
- favorite
- ikbal
- favorite
- en çok beğenilen
- favorite
- çatkın
- favorite
- en çok sevilen
- favorite
- çok sevilen (kimse/şey)
- favorite
- {i} favori, kazanacağına inanılan yarışçı
- favorite
- {i} sevgili
- favorite
- favoriteson kendi seçim bölgesince başkanlığa aday gösterilen kimse
- favorite
- a favorite with tarafından sevilen
- favorite
- çok sevilen
- favorite
- spor kazanması beklenen yarışçı
- favorite
- çok sevilen kimse veya şey
- favorite
- {i} çok sevilen kimse/şey; sevgili, gözde
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a competitor thought likely to win في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- front-runner
- favourite
- favorite
a competitor thought likely to win
الواصلة
a com·pet·i·tor thought like·ly to Winالتركية النطق
ı kımpetıtır thôt laykli tı wînالنطق
/ə kəmˈpetətər ˈᴛʜôt ˈlīklē tə ˈwən/ /ə kəmˈpɛtətɜr ˈθɔːt ˈlaɪkliː tə ˈwɪn/
Resimler
المفضلات