a challenge to customs service decisions

listen to the pronunciation of a challenge to customs service decisions
الإنجليزية - التركية

تعريف a challenge to customs service decisions في الإنجليزية التركية القاموس.

protest
{i} protesto

Bütün öğrenciler savaşı protesto ettiler. - All the students protested against the war.

O yeni planı protesto etti. - He protested against the new plan.

protest
{f} protesto et

Güney'in protesto etmek için iyi bir nedeni olduğunu söyledi. - He said the South had good reason to protest.

Amerikan işçileri protesto etmeye başladı. - American workers began to protest.

protest
gösteri

Göstericiler sinagogu ateşe verdiler. - The protesters burnt down the synagogue.

Muhtemelen insanların gösterilere protesto etmek için değil, sadece kendilerini göstermek için gittiklerini demek istiyor. - He probably meant that people only go to demonstrations to show themselves and not to protest.

protest
itiraz etmek
protest
itiraz

İstifasını şirket politikasına itiraz ederek sundu. - He submitted his resignation in protest of the company's policy.

protest
karşı çıkma
protest
temin etmek
protest
bildirmek
protest
{f} protesto etmek

Protesto etmek için istifa etmeye karar verdi. - Conkling decided to resign in protest.

Tom protesto etmek için ağzını açtı. - Tom opened his mouth to protest.

protest
{f} teminât vermek
protest
(Askeri) PROTESTO ETMEK, İTİRAZ ETMEK
protest
{i} (pro'test) protesto, karşı çıkma; itiraz
protest
{f} iddia etmek
protest
kuvvetle iddia etmek
protest
söyle/protesto et
protest
ciddi olarak taahhüt etmek
protest
(fiil) itiraz etmek, karşı çıkmak, protesto etmek, reddetmek, protesto çekmek, iddia etmek, teminât vermek
الإنجليزية - الإنجليزية
protest
a challenge to customs service decisions

    الواصلة

    a chal·lenge to cus·toms ser·vice decisions

    التركية النطق

    ı çälınc tı kʌstımz sırvıs dîsîjınz

    النطق

    /ə ˈʧalənʤ tə ˈkəstəmz ˈsərvəs dəˈsəᴢʜənz/ /ə ˈʧælənʤ tə ˈkʌstəmz ˈsɜrvəs dɪˈsɪʒənz/
المفضلات