a carrying over; metathesis, a placing reversely

listen to the pronunciation of a carrying over; metathesis, a placing reversely
الإنجليزية - التركية

تعريف a carrying over; metathesis, a placing reversely في الإنجليزية التركية القاموس.

met
karşılaşılan
meta
öte
met
karşılaşılmış
met
(Meteoroloji) git

Mağazaya gidiyorum ve kimi görüyorum? Onunla son kez buluştuğumuzdan beri kendisinde neler gittiğini bana hemen anlatmaya başlayan bir Amerikan arkadaşımı. - I go into the store, and who do I see? An American friend, who immediately begins to tell me what has been going on with him since we last met.

Ben Tokyo'ya gittiğim zaman ona rastladım. - When I went to Tokyo, I met him.

met
buluşulmuş
met
tanışılmış
meta
meta
meta
(önek) meta
meta
Elde bulunan varlık, sermaye: "Batıdan aldığımız öteberi arasında en kıymetli meta kendi memleketimizi karış karış dolaşma arzusu olmalıdır."- B. R. Eyüboğlu
meta
Mal, ticaret mali
meta
pref. meta
meta
(Tıp) değişme
meta
başkalaşım
meta
(Tıp) Sonra (zaman)
meta
yarı
meta
(Tıp) Arasında ortasında (yer ve mevki)
meta
değişim
الإنجليزية - الإنجليزية
meta
met
a carrying over; metathesis, a placing reversely
المفضلات