Bir bebeğin poposu kadar pürüzsüz.
- It's as smooth as a baby's bottom.
Sue'nun büyük bir poposu var ama o umursamıyor.
- Sue has a big bottom, but she doesn't care.
Pantolon alttan giyilirdi.
- The trousers were worn at the bottom.
Biz her zaman altta değil ve üstte olabilir miyiz?
- May we always be on top and not at the bottom.
Pantolon alttan giyilirdi.
- The trousers were worn at the bottom.
34. sayfada alttan yedinci satıra bak.
- Look at the seventh line from the bottom on page 34.
Onun masum olduğuna son dolarıma bahse girerim.
- I bet my bottom dollar he is innocent.
Onun başaracağına dair son dolarımla bahse girerim.
- I'll bet my bottom dollar he'll succeed.
Alt tarafı imzalayın lütfen.
- Sign at the bottom, please.
Ben alt katta yaşıyorum.
- I live on the bottom floor.
Gemi denizin dibine battı.
- The ship went down to the bottom of the sea.
Gemi denizin dibine battı.
- The ship sank to the bottom of the sea.