a beloved person

listen to the pronunciation of a beloved person
الإنجليزية - التركية

تعريف a beloved person في الإنجليزية التركية القاموس.

dear
{ü} canım

Bana bir fincan kahve getirir misin? Memnuniyetle, canım. - Would you get me a cup of coffee? With pleasure, my dear.

Merhaba canım, ben iki resim yaptım ve ben onlar hakkında fikrini istiyorum. - Hello, my dear, I made two pictures and I want your opinion on them.

dear
{i} sevimli kimse
dear
tatlım

Merhaba, canım, sevgilim, tatlım, kaderim. Günün nasıldı? - Hi, my dear, my darling, my honey, my destiny. How was your day?

dear
(Ticaret) fiyatı yüksek
dear
değerli

Mary benim için çok değerli. - Mary is very dear to me.

Tom benim değerli bir arkadaşım. - Tom is a dear friend of mine.

dear
pahalı

Taze sebzeler kışın çok pahalıdır. - Fresh vegetables are very dear in winter.

dear
vah vah!
dear
aziz
dear
deme!
dear
{i} sevilen şey
dear
{s} kıymetli
dear
{ü} hay allah
dear
pahalıya
dear
samimi olarak
dear
samimi
dear
içtenlikle

Tom, çocuklarını içtenlikle seviyordu. - Tom loved his children dearly.

O, annesini içtenlikle seviyordu. - She loved her mother dearly.

dear
(isim) sevilen kimse, tatlı kimse, sevimli kimse, sevilen şey
الإنجليزية - الإنجليزية
dear
A person
bird
A person
sort
A person
article
a person
bod
a beloved person

    الواصلة

    a be·lov·ed per·son

    التركية النطق

    ı bîlʌvd pırsın

    النطق

    /ə bəˈləvd ˈpərsən/ /ə bɪˈlʌvd ˈpɜrsən/
المفضلات