a being subject to death; a human being; man

listen to the pronunciation of a being subject to death; a human being; man
الإنجليزية - التركية

تعريف a being subject to death; a human being; man في الإنجليزية التركية القاموس.

mortal
ölümlü

Tanrı senin ölümlü ruhuna yardım eder. - God help your mortal soul.

Bu dünyadaki insanların hepsi ölümlüdür. - The people on this earth are all mortals.

mortal
{s} ölümcül

Tom ölümcül yaralıydı. - Tom was mortally wounded.

Tom ölümcül şekilde yaralandı. - Tom was mortally injured.

mortal
{s} fani

Ölüm, yaşadığımız bu fani hayatın sona ermesi ve ebedi olan ahiret hayatına açılan kapıdır. - Death is the door that brings this mortal life that we have lived to an end and opens out to the eternal life to come.

mortal
{s} öldürücü
mortal
aşırı
mortal
çok büyük
mortal
mortal
mortal
{s} ölüm

Tüm insanların ölümlü olduğunu biliyoruz. - We know that all men are mortal.

Ölüm, yaşadığımız bu fani hayatın sona ermesi ve ebedi olan ahiret hayatına açılan kapıdır. - Death is the door that brings this mortal life that we have lived to an end and opens out to the eternal life to come.

mortal
mortal enemies birbirinin can düşmanı
mortal
geçici
mortal
{i} insan

Tüm insanların ölümlü olduğunu biliyoruz. - We know that all men are mortal.

Bu dünyadaki insanların hepsi ölümlüdür. - The people on this earth are all mortals.

mortal
dili uzun ve sıkıcı
mortal
insani
mortal
ölümlü yaratık
mortal
ceset
mortal
dili olası
mortal
dili çok büyük
الإنجليزية - الإنجليزية
mortal