Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

a beat, throb

listen to the pronunciation of a beat, throb
الإنجليزية - التركية

تعريف a beat, throb في الإنجليزية التركية القاموس.

pulse
(Biyoloji) nabız

Vücut ısısı yükseliyor, nabız yükseliyor... Onun oksijen eksikliği durumu var. - Body temperature rising, pulse rising ... he's in a state of oxygen deficiency.

Hastanın nabız ve tansiyonu normal. - The patient's pulse and blood pressure are normal.

pulse
{i} sinyal
pulse
radyo sinyali
pulse
(Askeri) pals
pulse
vuru
pulse
bakliyat

2016 birleşmiş milletler genel kurulu tarafından uluslararası bakliyat yılı ilan edildi. - 2016 was declared the International Year of Pulses by the United Nations General Assembly.

2016 uluslararası bakliyat yılıdır. - 2016 is the International Year of Pulses.

pulse
nabız gibi atmak
pulse
darbe
pulse
Atım
pulse
{i} nabız, nabız atışı
pulse
çarp
pulse
{f} titremek
pulse
(Tıp) Nabız, pulsus
pulse
{i} baklagiller
pulse
vuruş baklagiller
pulse
(isim) nabız, nabız atışı, niyet, eğilim, titreşim, vuruş [müz.], baklagiller, bakliyat
pulse
umumi eğilim
pulse
nabız atması
pulse
bakliyat/vuruş/nabız
pulse
(fiil) atmak, çarpmak, titreşmek, titremek
الإنجليزية - الإنجليزية
pulse
a beat, throb
المفضلات