aşırı derecede

listen to the pronunciation of aşırı derecede
التركية - الإنجليزية
heavily

The future of our company is at stake. We have been heavily in the red for the last couple of years. - Şirketimizin geleceği tehlikede. Son birkaç yıldır aşırı derecede borçluyuz.

It is raining heavily. - Aşırı derecede yağmur yağıyor.

extremely

This is extremely hard for him. - Bu onun için aşırı derecede zordur.

Tom is extremely persuasive. - Tom aşırı derecede ikna edicidir.

excessively
heartily
intensely
unduly
unco
overly

I am afraid your translation is overly literal. - Korkarım ki senin çevirin aşırı derecede kelimesi kelimesine.

I'm not overly concerned about that. - Ben o konuda aşırı derecede endişeli değilim.

parlous
in the extreme
exceedingly

Ann is exceedingly fond of chocolate. - Ann aşırı derecede çikolataya düşkün.

Marie blushed exceedingly, lowered her head, and made no reply. - Marie aşırı derecede kızardı, başını indirdi ve hiç karşılık vermedi.

fantastically
unusually

It's unusually warm today. - Bugün aşırı derecede sıcak.

The weather is unusually cold. - Hava aşırı derecede soğuk.

enormously

I enjoyed myself enormously, believe me. - Aşırı derecede eğlendim, inan bana.

to death
crass
terrible
{s} riotous
{s} plethoric
to a fault
aşırı derece
extremity
aşırı derece
extreme

Tom said he was extremely tired. - Tom aşırı derecede yorgun olduğunu söyledi.

Tom seems extremely excited. - Tom aşırı derecede heyecanlı görünüyor.

التركية - التركية
gayetle
Aşırı derece
zül
Aşırı derece
dereke
aşırı derecede
المفضلات