aşılmaz

listen to the pronunciation of aşılmaz
التركية - الإنجليزية
unsurpassable
impassable
insuperable
insurmountable

This book sees the protagonist conquer insurmountable odds and save the day. - Bu kitap kahramanın aşılmaz olasılıkları fethettiğini görür ve günü kurtarır.

No problem is insurmountable. - Hiçbir sorun aşılmaz değildir.

unsurmountable
go beyond
overshoot
gone beyond
went beyond
inc
cooked food
smooth
surpass

The theory of evolution surpasses the scope of my imagination. - Evrim teorisi benim hayal kapsamını aşar.

With that performance, you have surpassed yourself. Congratulations! - O performansla, kendini aştın. Tebrikler!

transcend

No one can transcend their own individuality. - Hiç kimse kendi benliğini aşamaz.

To be human we must transcend our animal nature. - İnsan olarak hayvan doğamızı aşmalıyız.

exceed

Imports exceeded exports last year. - Geçen yıl ithalat ihracatı aştı.

Don't exceed the speed limit. - Hız sınırını aşmayın.

surpassing
التركية - التركية
aşılmaz
المفضلات