Partinin tarihi henüz belirsiz.
- The date of the party is still up in the air.
Karar hâlâ kararlaştırılmamış.
- The decision was still in the air.
Proje şimdiye kadar kararlaştırılmamıştır.
- As yet, the project is in the air.
Ortalıkta dolaşan söylentiler var.
- There are rumors in the air.
Balon havada süzülüyordu.
- A balloon was floating in the air.
Duman havada yükseliyor.
- The smoke is rising in the air.
Havadan gelen oksijen suda çözülür.
- Oxygen from the air dissolves in water.
Atmosfer oksijenden oluşur.
- The atmosphere is made up of oxygen.
As soon as we entered we could feel the excitement and tension in the air.