şu an

listen to the pronunciation of şu an
التركية - الإنجليزية
{i} present

What defect can you find in the present system of education? - Şu andaki eğitim sisteminde hangi eksikliği bulabilirsin?

The present government has many problems. - Şu andaki hükümetin çok sayıda problemleri var.

this instant
{i} now

If it weren't for her help, I would not be alive now. - Onun yardımı olmasa, şu an hayatta olmam.

I am only warming up now. - Şu an sadece ısınıyorum.

at the moment

He is on another phone at the moment. - O şu anda başka bir telefonda.

They're having a break at the moment. - Onlar şu anda bir mola veriyorlar.

at present

At present they are working for a big company in England. - Onlar şu anda İngiltere'de büyük bir şirket için çalışıyorlar.

Everything is going well at present. - Şu anda her şey iyi gidiyor.

şu an
المفضلات