şiddetli yağmur

listen to the pronunciation of şiddetli yağmur
التركية - الإنجليزية
pour

It poured for three days. - Üç gün şiddetli yağmur yağdı.

It was pouring rain all morning long. - Sabah saatlerinde şiddetli yağmur yağıyordu.

cloudburst
driving rain
heavy rain

The heavy rain made them put off their departure. - Şiddetli yağmur, onların kalkışını erteledi.

As you know, we were late due to the heavy rain. - Bildiğiniz gibi, şiddetli yağmurun sonucu olarak geç kaldık.

downpour
torrent

Dozens of people have died in flash floods triggered by torrential rain. - Onlarca insan şiddetli yağmurun yol açtığı ani su baskınlarında öldü.

The torrential rain did quite a bit of damage. - Şiddetli yağmur bir hayli zarara yol açtı.

pouring rain
{i} deluge
şiddetli ve ani yağmur
waterspout
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) BEVK
tufan
(Osmanlı Dönemi) KAHİF
boran
(Osmanlı Dönemi) HEKK
şiddetli yağmur
المفضلات