şerbet

listen to the pronunciation of şerbet
التركية - الإنجليزية
sweetened fruit juice; juice
sherbet
sorbet

Tom bought an ice cream and sorbet maker. - Tom bir dondurma ve şerbet yapıcı aldı.

I like not only ice creams, but also sorbet and frozen youghurt. - Yalnızca dondurmaları değil, dondurulmuş şerbet ve donmuş yoğurdu da severim.

sherbet (any of a number of nonalcoholic drinks made with sugar and spices or sugar and fruit juice)
caudle
solution made by mixing certain substances with water: gübre şerbeti manure tea
runoff
(Gıda) sorbe

I like not only ice creams, but also sorbet and frozen youghurt. - Yalnızca dondurmaları değil, dondurulmuş şerbet ve donmuş yoğurdu da severim.

Tom bought an ice cream and sorbet maker. - Tom bir dondurma ve şerbet yapıcı aldı.

sweetened fruit juice
(Gıda,Teknik) juice
syrup

Tom likes maple syrup on his pancakes. - Tom, gözlemelerinde akçaağaç şerbetinden hoşlanır.

sherman
şerbet akışı
juice flow
şerbet buharları
juice vapours
şerbet dökme
grouting
şerbet ekstraksiyonu
juice extraction
şerbet ezmek
to make sherbet
şerbet fabrikası
râperie
şerbet kanalı
juice channel
şerbet oluğu
juice channel
şerbet pompası
juice pump
şerbet sifonu
montejus
şerbet süzme
juice straining
şerbet tasfiyesi
juice clarification
şerbet tozu
sherbet powder
şerbet tutucu
juice catcher
şerbet özütleme
juice extraction
şerbet ısıtıcı
juice heater
nabza göre şerbet verme
tact
buzlu şerbet
frappe
ham şerbet
raw juice
koyu şerbet
thick juice
koyu şerbet
(Ticaret) dark syrup
koyu şerbet
syrup
koyu şerbet
sirup
koyu şerbet sülfitleme
(Gıda,Teknik) thick juice sulphitation
nabza göre şerbet veren
smooth-tongued
nabza göre şerbet vermek
rub smb. up the right way
nabzına göre şerbet vermek
to handle sb with tact
nabızına göre şerbet vermek
to treat (someone) in a way that's calculated to please him
orta şerbet
middle juice
sulu şerbet
thin juice
التركية - التركية
Belli olaylar sebebiyle konuklara sunulan şekerli içecek: "Hemen o haftalarda bir sabah Muhsin Beylerin evinde nikâh şerbetleri içildi."- M. Ş. Esendal
Meyve suyu ile şekerli su karıştırılarak yapılan içecek: "Biraz sonra gümüş bir tepsi içinde ahududu şerbeti getirdiler."- A. Haşim
Belli olaylar sebebiyle konuklara sunulan şekerli içecek
Bazı maddelerin suda eritilmişi
Meyve suyu ile şekerli su karıştırılarak yapılan içecek
Sözlenmek veya nişanlanmak üzere tarafların anlaşması durumunda tören yapılarak içilen şerbet
şerbet
المفضلات