He is among the best jazz singers.
- En iyi jazz şarkıcıları arasındadır.
Tom and Mary were my backup singers back when I used to perform.
- Eskiden konser verdiğimde Tom ve Mary arkada benim yedek şarkıcılarımdı.
We enjoyed singing songs together.
- Birlikte şarkı söylemekten hoşlandık.
That song sounds familiar to me.
- O şarkı bana tanıdık geliyor.
The singer is famous not only in Japan but also in Europe.
- Şarkıcı sadece Japonya'da değil, aynı zamanda Avrupa'da da ünlü.
Mireille Mathieu is one of France's best singers.
- Mireille Mathieu, Fransa'nın en iyi şarkıcılarından biridir.
I always wanted to be a professional singer.
- Hep profesyonel şarkıcı olmayı istemişimdir.
In my circle of friends there are two people who are professional singers.
- Arkadaşlarımın arasında iki tane profesyonel şarkıcı var.
The world's greatest singers and most of its famous musicians have been fat or at least decidedly plump.
- Dünyanın en büyük şarkıcıları ve ünlü müzisyenlerinin çoğu şişmandır ya da en azından bariz şekilde tombuldur.