The brown hat is old.
- Kahverengi şapka eski.
That hat becomes you.
- Bu şapka üzerinde iyi durdu.
The boy adjusted his cap.
- Çocuk şapkasını düzeltti.
Tom took off his cap.
- Tom şapkasını çıkardı.
Tom put on his fishing vest and hat and headed for the door.
- Tom balık tutma yelek ve şapkasını giydi ve kapıya yöneldi.
Jim has a white hat on his head.
- Jim'in başında beyaz bir şapkası var.