He showed us a beautiful hat.
- O, bize güzel bir şapka gösterdi.
That hat becomes you.
- Bu şapka üzerinde iyi durdu.
It's best to wear a cap on your head during the cold Moscow winters.
- Soğuk Moskova kışlarında kendi başına şapka takmak en iyisidir.
Tom lost his cap, and he felt that he had to buy a new one.
- Tom şapkasını kaybetti, ve yeni bir tane almak zorunda olduğunu hissetti.
Jim has a white hat on his head.
- Jim'in başında beyaz bir şapkası var.
Tom put on his fishing vest and hat and headed for the door.
- Tom balık tutma yelek ve şapkasını giydi ve kapıya yöneldi.
Tom is wearing a black fedora.
- Tom siyah bir fötr şapka giyiyor.
I wish the fedora would come back in style.
- Keşke fötr şapka modaya uygun geri gelse.
Do you like my new straw hat?
- Yeni hasır şapkamı beğeniyor musun?
Tom was wearing a straw hat and sunglasses.
- Tom bir hasır şapka ve güneş gözlüğü takıyordu.
He wore a top hat and a monocle.
- O bir silindir şapka ve bir tek gözlük taktı.
The gentleman took off his gloves and top hat.
- Beyefendi eldivenlerini ve silindir şapkasını çıkardı.