التركية - الإنجليزية
تعريف şamatacı في التركية الإنجليزية القاموس.
- rackety
- noisy, boisterous
- roisterer
- uproarious
- boisterous
- noisy, boisterous, rambunctious (person)
- noisy
He is noisy, but otherwise a very nice boy.
-O şamatacı ama yoksa çok kibar bir çocuk.
- character
- comedian
- card
- rambunctious
- turbulent
- obstreperous
التركية - التركية
تعريف şamatacı في التركية التركية القاموس.
- Gürültü, patırtı yapan kimse, yaygaracı: "... her köşe, içen, yiyen, yaygaracı, şamatacı insan yığınlarıyla kaynıyordu."- R. H. Karay
- Gürültü, patırtı yapan, yaygaracı
şamatacı
الواصلة
şa·ma·ta·cıResimler
السابق
المفضلات