şai̇r

listen to the pronunciation of şai̇r
التركية - الإنجليزية

تعريف şai̇r في التركية الإنجليزية القاموس.

şair
poet

He was something of a poet and used to write romantic poems. - O,bir parça şairdi ve romantik şiirler yazardı.

She is an outstanding poet. - O seçkin bir şairdir.

şair
poet ozan
şair
(kadın) poetess
şair bozuntusu
would be poet
şair bozuntusu
rhymester
şair bozuntusu
poetaster
şair bozuntusu
rhymer
şair safo ile ilgili
sapphic
şair safo tarzında
sapphic
şairler
poets

England is proud of her poets. - İngiltere şairleriyle gurur duyar.

Poets like Milton are rare. - Milton gibi şairler nadirdir.

şair
bard
şair
versifier
acemi şair
rhymer
acemi şair
rhymester
acemi şair
rimer
alman besteci ve şair
cornelius
kadın şair
poetess

Do you know any poetesses? - Herhangi bir kadın şair tanıyor musun?

He awarded the poetess. - O, kadın şairi ödüllendirdi.

ptolemaios zamanındaki yedi tanınmış yunanlı şair
Pleiades
şair
minstrel
şair
scop
şair
songster
şair
singer

She's famous as a singer but not as a poet. - O bir şair olarak değil, bir şarkıcı olarak ünlüdür.

التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Şiir yazan. Sözünü vezin ve kafiye ile tertib eden
şair
Şiir söyleyen veya yazan kimse
şair
Geniş bir hayali olan, duyarlı, duygulu kimse
Şairler
şuara
şâirler
(Osmanlı Dönemi) şuarâ
şai̇r
المفضلات