şahitler

listen to the pronunciation of şahitler
التركية - الإنجليزية

تعريف şahitler في التركية الإنجليزية القاموس.

şahit
witness

We can't produce him as a witness. - Onu şahit gösteremeyiz.

Tom left no witnesses behind. - Tom geride hiç şahit bırakmadı.

şahit
{i} evidence
şahit
deponent
şahit
witnesser
şahit
testifier
şahit
eyewitness
şahit
witness for
şahit
attester
şahit
witness, eyewitness tanık
التركية - التركية
(Hukuk) ŞUHUT
(Hukuk) ŞÜHUD
ŞAHİT
(Osmanlı Dönemi) (C.: Şihât) İnce yufka olmuş nesne
şahit
Tanık
şahit
Tanık: "Kendisine uzun uzun anlattığım hikâyemin şahidi yoktu."- R. H. Karay
şahitler
المفضلات