We must get up at dawn.
- Biz şafakta kalkmalıyız.
The enemy attack ceased at dawn.
- Düşman saldırısı şafakta sona erdi.
Tom worked from dawn to dusk.
- Tom şafaktan alacakaranlığa kadar çalıştı.
Roger works from dawn to dusk.
- Roger şafaktan alacakaranlığa kadar çalışır.
At daybreak it was still raining.
- Şafakta hâlâ yağmur yağıyordu.
The whistle of the steam train woke us at daybreak.
- Buharlı trenin düdüğü bizi şafakta uyandırdı.