ısrar ediyor

listen to the pronunciation of ısrar ediyor
التركية - الإنجليزية
insists

Tom insists on eating fruit every day. - Tom her gün meyve yeme konusunda ısrar ediyor.

He insists on going to the park with his father. - Babasıyla parka gitme konusunda ısrar ediyor.

third-person singular of insist
ısrar et
take into ones mind
ısrar et
persist

The boy persisted in his opinion. - Çocuk fikrinde ısrar etti.

He persisted in accomplishing his original plan. - O, orjinal planını başarıyla tamamlamakta ısrar etti.

ısrar et
take into one's mind
ısrar et
insist

They insisted on my getting the work done by tomorrow. - Onlar yarına kadar işi yaptırmamda ısrar ettiler.

She insisted that I should pay the bill. - Benim faturayı ödemem gerektiği konusunda ısrar etti.

ısrar et
importune
ısrar ediyor
المفضلات