ısrar eden

listen to the pronunciation of ısrar eden
التركية - الإنجليزية
persistent
insisting
insistent
importunate
instant
{s} urgent
pertinacious
ısrar et
take into ones mind
ısrar et
persist

To err is human, but to persist in error is diabolical. - Hata yapmak insana mahsustur ama hatada ısrar etmek şeytanidir.

He persisted in accomplishing his original plan. - O, orjinal planını başarıyla tamamlamakta ısrar etti.

ısrar et
take into one's mind
ısrar et
insist

They insisted on my getting the work done by tomorrow. - Onlar yarına kadar işi yaptırmamda ısrar ettiler.

The lawyer insisted on his innocence. - Avukat onun suçsuzluğu konusunda ısrar etti.

ısrar et
importune
ısrar eden
المفضلات