التركية - الإنجليزية
تعريف ıhlamur في التركية الإنجليزية القاموس.
- Linden tea
- n. linden, lime blossom, ıhlamur ağacı = baswood, lime tree
Ihlamur = Tilia Ihlamurgiller = Tiliaceae.
- linden tea, tisane of dried linden flowers: Bir ıhlamur içer misin? Would you like a glass of linden tea?
- lime
The children are playing under the lime tree.
-Çocuklar ıhlamur ağacının altında oynuyorlar.
- lime blossom
- linden
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: ıhlamurgiller,zirifuniye) linden, lime, basswood
- dried linden flowers
- lime, lime tree, linden, linden tree; lime tea, lime-blossom tea
- lime tree
The children are playing under the lime tree.
-Çocuklar ıhlamur ağacının altında oynuyorlar.
- lime tea
- tisane
- ıhlamur ağacı
- lime tree
The children are playing under the lime tree.
-Çocuklar ıhlamur ağacının altında oynuyorlar.
- ıhlamur ağacı
- bass wood
- ıhlamur ağacı kabuğu
- bass
- ıhlamur iç kabuğu
- bast
- ıhlamur suyu
- tisane
- Ihlamur
- (Botanik, Bitkibilim) tilia
- Ihlamur
- (Askeri) lime/linden tea
- gümüşi ıhlamur
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: ıhlamurgiller,zirifuniye) sliver lime, pendent white lime, weeping lime
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف ıhlamur في التركية التركية القاموس.
- Ihlamurgillerden, kerestesi beğenilen, büyük bir gölge ağacı (Tilia)
- Bu ağacın kurutularak çay gibi içilen güzel kokulu çiçeği
- Ihlamurgillerden, kerestesi beğenilen, büyük bir gölge ağacı (Tilia): "Büyük köşk çam ve ıhlamurlarla çevrili olduğundan loşlukta kalmıştı."- R. H. Karay
- Bu ağacın kurutularak çay gibi içilen güzel kokulu çiçeği: "Kalksam, bir ıhlamur kaynatıp içsem."- S. F. Abasıyanık
- fambur
- flanbur
- IHLAMUR
- (Osmanlı Dönemi) Ihlamur ağacından yapılmı
- IHLAMUR
- (Osmanlı Dönemi) Kerestesi marangozlukta kullanılan ve çiçeği haşlanıp çay gibi içilen ağaç