ünlü

listen to the pronunciation of ünlü
التركية - الإنجليزية
vowel

There are many more vowels in French than in Japanese. - Fransızcada Japoncadan çok daha fazla sayıda ünlü vardır.

French has many more vowels than Japanese. - Fransızcanın Japoncadan daha çok ünlü harfleri var.

famous

The singer is famous not only in Japan but also in Europe. - Şarkıcı sadece Japonya'da değil, aynı zamanda Avrupa'da da ünlü.

Justin Bieber is more famous than Katie Holmes. - Justin Bieber, Katie Holmes'tan daha ünlüdür.

renowned

He was renowned to be a very good pilot. - O çok iyi bir pilot olduğu için ünlüydü.

A renowned tactician, Christopher Columbus once downed an entire pirate fleet by stealing all of their fruits and vegetables, thus giving them scurvy. - Bir ünlü taktisyen, Christopher Columbus bir zamanlar onların tüm sebze ve meyvelerini çalarak, böylece onlara iskorbüt vererek tüm korsan filosunu yok etti,

eminent
distinguished
great

Tom doesn't have great people skills. - Tom ünlü insan yeteneklerine sahip değil.

The world's greatest singers and most of its famous musicians have been fat or at least decidedly plump. - Dünyanın en büyük şarkıcıları ve ünlü müzisyenlerinin çoğu şişmandır ya da en azından bariz şekilde tombuldur.

prestigious
glorious
celebrated

In 1989, the extremely famous Eiffel Tower celebrated its one hundred years of existence. - 1989 yılında, son derece ünlü Eyfel Kulesi var oluşunun yüz yılını kutladı.

The most celebrated saint in Brazil is Saint Anthony. - Brezilya'da en ünlü aziz Saint Anthony'dir.

celeb

Can you mention some celebrities in Italy at the moment? - Şu anda İtalya'daki bazı ünlülerden bahsedebilir misin?

The youth in Malaysia really like Korean and Japanese celebrities. - Malezya'daki gençlik Kore ve Japonya'daki ünlülerden gerçekten hoşlanıyor.

(deyim) in the public eye
well-known
proverbial
(Dilbilim) vocalic
celebrity

She wants to be a celebrity. - O ünlü biri olmak istiyor.

Mary enjoys being a celebrity. - Mary bir ünlü kişi olmaktan hoşlanır.

star

She started pursuing him before he became famous. - O, ünlü olmadan önce onun peşinde koşmaya başladı.

Tom is a famous movie star. - Tom ünlü bir film yıldızıdır.

well known
(Dilbilim) vocoid
wellknown
long-familiar
famed

He who has skill and art, becomes famed in the world. - Yeteneği ve sanatı olan bu dünyada ünlü olur.

She is famed as a soprano. - O bir soprano olarak ünlüdür.

reputable
noted

To my surprise, the noted psychologist was accused of a kidnapping. - Benim için sürpriz oldu, ünlü psikolog çocuk kaçırmakla suçlandı.

Tom's father was a noted mathematician. - Tom'un babası ünlü bir matematikçiydi.

famous, famed, renowned; well-known
reputed

This is a true story. A woman was admitted to a reputed obstetrics clinic to give birth. - Bu gerçek bir hikaye. Bir kadın, doğurmak için ünlü bir kadın-doğum kliniğine yatırıldı.

sonant
illustrious
(harf) vowel
of mark
prominent
phonetics vowel
famous, well-known, celebrated, eminent, famed, renowned, illustrious, noted, prominent, reputable " meşhur, şanlı, namlı; vowel" sesli
legendary
big

Sami wanted to go to a big city and be rich and famous. - Sami büyük bir şehre gitmek ve zengin ve de ünlü olmak istedi.

known

San Francisco is known for its fog and its hills among other things. - San Fransisko, sisi ve diğer şeylerin arasında tepeleri ile ünlüdür.

of note
ünlü kişi
celebrity

Mary enjoys being a celebrity. - Mary bir ünlü kişi olmaktan hoşlanır.

ünlü boşluğu
(Dilbilim) hiatus
ünlü (kişi)
eminent
ünlü harf
(Dilbilim) vowel
ünlü kişi
name

All the streets in this area are named after famous people. - Bu bölgedeki tüm sokaklar ünlü kişilerin adını taşır.

ünlü kişi
lion
ünlü olmak
catch on
ünlü türemesi
(Dilbilim) epenthesis
ünlü ya da önemli kimse
personage
ünlü çatışması
(Dilbilim) syneresis
ünlü düşmesi
celebrity fall
ünlü rus ressam(1777-1855)
famous Russian painter (1777-1855)
ünlü almaşması
(Dilbilim) apophony
ünlü almaşması
(Dilbilim) vocalic alternation
ünlü almaşması
(Dilbilim) vowel gradation
ünlü atlaması
(Dilbilim) metaphony
ünlü azaltımı
(Dilbilim) vowel reduction
ünlü dava
cause celebre
ünlü değişimi
(Dilbilim) vowel mutation
ünlü değişimi
(Dilbilim) vowel change
ünlü dörtgeni
(Dilbilim) vowel quadrilateral
ünlü düşmesi
(Dilbilim) haplology
ünlü edinim aşaması
(Dilbilim) lallation
ünlü etmek
popularize
ünlü göçüşmesi
(Dilbilim) crasis
ünlü harfler içeren
consonantal
ünlü harflerle bir arada olan
consonantal
ünlü kayması
(Dilbilim) vowel shift
ünlü kayması
(Dilbilim) introflexion
ünlü kaynaşması
(Dilbilim) apophony
ünlü kaynaşması
(Dilbilim) ablaut
ünlü kimse
name
ünlü kimse
notable
ünlü kümesi
(Dilbilim) vowel cluster
ünlü kısalması
(Dilbilim) vowel shortening
ünlü muamelesi yapmak
lionize
ünlü muamelesi yapmak
lionise
ünlü muamelesi yapmak
make a lion of
ünlü olma
celebratedness
ünlü olmak
make one's mark
ünlü olmayan
(Dilbilim) non-vocalic
ünlü ses uzunluğu
(Dilbilim) chroneme
ünlü söz
tag
ünlü tanık
character witness
ünlü uyumu
vowel harmony
ünlü uyumu
phonetics vowel harmony
ünlü uzunluğu
(Dilbilim) vowel length
ünlü yapmak
popularize
ünlü yinelemesi
(Dilbilim) assonance
ünsüz-ünlü uyumu
(Dilbilim) consonant-vowel harmony
ünsüz-ünlü-ünsüz dizisi
(Dilbilim) cvc
dünyaca ünlü
world renown
ünlüler
{i} stardom
(ünlü) birinin imzası
autograph
art ünlü
(Dilbilim) back vowel
dünyaca ünlü
world-famous
dünyaca ünlü
world wide known
dünyaca ünlü
worldwide known
ikil ünlü
(Dilbilim) diphtong
ikiz ünlü
(Dilbilim) diphthong
ince ünlü
(Dilbilim) front vowel
kötü ünlü
disreputable
küçük ünlü uyumu
(Dilbilim) labial harmony
uzun ünlü
(Dilbilim) long vowel
yarı ünlü
semivowel
yarı ünlü
(Dilbilim) semi vowel
yarı ünlü
(Dilbilim) semi-vowel
yarı-ünlü
(Dilbilim) semi vowel
guiseppe verdi'nin ünlü bir operası
Giuseppe Verdi's famous opera
ünlüler
vowels
Servetiyle ünlü lidya kralı
Croesus
alçak ünlü
(Dilbilim) low vowel
alçak-kalın ünlü
(Dilbilim) low vowel
alçak/kalın ünlü
(Dilbilim) low vowel
alçalan ikil ünlü
(Dilbilim) descending diphtong
ara ünlü
(Dilbilim) abnormal vowel
ara ünlü
(Dilbilim) intermediate vowel
asal ünlü
(Dilbilim) cardinal vowel
ağızsıl ünlü
oral vowel
ağızsıl ünlü
pure vowel
baştaki yarı ünlü
(Dilbilim) initial glide
bilinen ve ünlü olaylar
(Kanun) facts of general notoriety
büyük ünlü uyumu
(Dilbilim) backness harmony
büyük ünlü uyumu
(Dilbilim) palatal harmony
büyük ünlü uyumu ling
two-form vowel harmony
daha ünlü olmak
be more popular
daha ünlü olmak
become more popular
dar ünlü
(Dilbilim) narrow vowel
dar ünlü
close vowel
dar ünlü
phonetics close vowel
doğal ünlü
(Dilbilim) neutral vowel
doğal ünlü
(Dilbilim) schwa
dünyaca ünlü
world famous
düz ünlü
(Dilbilim) unrounded vowel
engelli ünlü
(Dilbilim) blocked vowel
engelli ünlü
(Dilbilim) checked vowel
engelsiz ünlü
(Dilbilim) free vowel
fısıltılı ünlü
(Dilbilim) whispered vowel
genizsi ünlü
(Dilbilim) nasal vowel
geniş ünlü
(Dilbilim) wide vowel
geniş ünlü ling
broad vowel
gevşek ünlü
(Dilbilim) slack vowel
ikili ünlü
diphthong
ikili ünlü
phonetics diphthong
ile ünlü
celebrated for
ilk ünlü düşmesi
(Dilbilim) aphoristic
ince ünlü
phonetics front vowel
iç ünlü katımlı
(Dilbilim) anaptyctic
iç ünlü katımı
(Dilbilim) anaptyxis
kalın ünlü
phonetics back vowel
kalın ünlü
back vowel
kapalı ünlü
(Dilbilim) closed vowel
kısa okunuşlu ünlü
short
kısa ünlü
phonetics short vowel
orta ünlü
(Dilbilim) central vowel
orta ünlü
(Dilbilim) mid vowel
temel ünlü
(Dilbilim) cardinal vowel
tüm zamanların en ünlü
all time favorite
tüm zamanların en ünlü
all time favourite
uzun ünlü
phonetics long vowel
uzun ünlü belirtkesi
(Dilbilim) macron
vurgusuz ünlü (ses)
(Dilbilim) schwa
vurgusuz ünlü ses
shwa
yalın ünlü
(Dilbilim) simple vowel
yarı ünlü
glide
yarı ünlü başlangıcı
(Dilbilim) on glide
yarı ünlü ile ilgili olmak
semivocal
yaygın söylenişli ünlü
(Dilbilim) spread vowel
yayvan ünlü
(Dilbilim) broad vowel
yuvarlak ünlü
(Dilbilim) rounded vowel
yüksek ünlü
(Dilbilim) high vowel
çift ünlü
(Dilbilim) double vowel
çift ünlü
(Dilbilim) double consonant
çok ünlü
far-famed
çok ünlü fransız ressamların tablolarını arıyorum
I'm looking for paintings by well known French artists
ön ünlü
(Dilbilim) slender vowel
üst ünlü
(Dilbilim) archi vowel
üçlü ünlü
(Dilbilim) triphton
التركية - التركية
Ün salmış olan, şöhretli, meşhur, şanlı, namlı, namdar
Ün salmış olan, şöhretli, meşhur, şanlı, namlı, namdar: "Kimsenin üzerinde durmadığı birkaç ünlü kişiden birisi de, kesinlikle o idi."- T. Buğra
Ses yolunda bir engele çarpmadan çıkabilen ses, sedalı harf, vokal: a, e, ı, i, o, ö, u, ü
Ses yolunda bir engele çarpmadan çıkabilen ses, vokal, sesli, sesli harf: a, e, ı, i, o, ö, u, ü
tanınmış
sesli
adlı
sesli harf
vokal
adlı sanlı
namdar
savti
ünlü harf
Sesli harf; ses yolunda bir engele çarpmadan çıkabilen ses, sedalı harf, vokal
ünlü benzeşmesi
Ünlü uyumu
ünlü düşmesi
Çeşitli sebeplerle kelimenin iç veya son sesinden birinin düşmesi: Oyun > oyunamak, oynamak vb
ünlü kaynaşması
Birleşik kelimelerde yan yana gelen iki ünlünün kaynaşması: Sütlü aş > sütlaç
ünlü kısalması
Aslında uzun olan bir ünlünün zamanla dilde kısalması: Cân > can, hâzır > hazır, beyâz > beyaz
ünlü türemesi
Ses özelliklerine veya birbirleriyle birleşme şartlarına bazı sebeplerle kelimenin ön, iç ve sonuna ünlü getirilmesi olayı: Scarpina > iskarpin, ruza > oruç, limon > ilimon vb
ünlü uyumu
Türkçede, kelimelerdeki ünlülerin incelik, kalınlık veya düzlük, yuvarlaklık bakımlarından birbirine benzemesi
ünlü çatışması
Eklemelerde veya birleştirmelerde iki ünlünün yan yana gelmesi: Ne ise > neyse, ne asıl > nasıl vb
küçük ünlü uyumu
Türkçe bir kelimede düz ünlülerden (a, e, ı, i) sonra düz ünlülerin, yuvarlak ünlülerden (o,o,u,u) sonra dar yuvarlak (u,u) veya düz geniş (a,e) ünlülerin gelmesi: Evler. Etek. Salkımlar. Ördek, Okul, Sucuların gibi
ağızsıl ünlü
bakınız: ağız ünlüsü
bağlayıcı ünlü
Ünsüzle biten kelime kök ve gövdelerine ünsüz ile başlayan ek getirildiğinde kök ile eki birbirine bağlayan ünlü: al-ı-r, aç-ı-l-mak, gec-i-k-mek vb
büyük ünlü uyumu
Türkçe bir kelimenin ilk hecesinde kalın bir ünlü (a, ı, o, u) varsa, ondan sonra gelen bütün hecelerin kalın ünlülerle, ince bir ünlü (e, i, ö, ü) varsa sonraki hecelerin de ince ünlülerle sürüp gitmesi kuralı: Çocuklaşmak, denizcilik gibi
dar ünlü
Alt çenenin az açılmasıyla oluşan ünlü: u, ü
düz ünlü
Dudakların gerilip düzleşmesiyle oluşan ünlü: a, e, ı ,i
geniş ünlü
Alt çenenin açılmasıyla oluşan ünlü
ikili ünlü
Hecede yan yana bulunan iki ünlü, diftong
ince ünlü
Dilin ileriye sürülmesiyle ön damakta oluşan ünlü: e, i, ö, ü
kalın ünlü
Dilin geri çekilmesiyle art damakta oluşan ünlü: a, ı, o, u
kısa ünlü
Boğumlanma süresi uzun olmayan ünlü: At, al, kır gibi kelimelerindeki ünlülerde olduğu gibi
türeme ünlü
Kelimenin aslında bulunmayan, iç seste veya ön seste beliren ünlü: azm > azim, Rum > Urum, gepgenç > gepegenç gibi
uzun ünlü
Ses süresi uzun olan ünlü: Âlem, âdet gibi
yarı ünlü
Akıcı ünsüzlerin en bol sesli olanları: y, ğ
yuvarlak ünlü
Dudakların toplanıp yuvarlaklaşması ile oluşan ünlü: o, ö, u, ü
ünlü
المفضلات