ücreti

listen to the pronunciation of ücreti
التركية - الإنجليزية
fee of
ücret
price

Tom won't lower the price. - Tom ücreti indirmeyecek.

The price doesn't include consumption tax. - Ücrete tüketim vergisi dahil değil.

ücret
fee

There is no admission fee for children under five. - 5 yaş altı çocuklar için giriş ücreti yoktur.

The net-cafes here cater to students; fees start at around a pound an hour. - Buradaki net-kafeler öğrencilere yiyecek ve içecek sağlamaktadır; ücretler yaklaşık saati bir pounddan başlamaktadır.

ücret
{i} wage

My monthly wage is 300,000 yen. - Benim aylık ücret 300.000 yen.

The leaders of the Union agitated for higher wages. - Sendikanın liderleri, daha yüksek ücret için ortalığı karıştırıyorlardı.

telif hakkı ücreti
royalty
ücret
charge

I got the ticket free of charge. - Bileti ücretsiz aldım.

Would you be willing to send me a sample free of charge? - Bana ücretsiz bir numune gönderir misiniz?

ücret
cost

The admission costs six euros but on Sundays it's free. - Giriş ücreti 6 £ ama Pazar günleri ücretsiz.

The biggest concern is cost. - En büyük kaygı ücret.

ücret
pay

How much is your hourly pay? - Saatlik ücretin ne kadar?

Everyone has the right to rest and leisure, including reasonable limitation of working hours and periodic holidays with pay. - Her şahsın dinlenmeye, eğlenmeye, bilhassa çalışma müddetinin makul surette sınırlandırılmasına ve muayyen devrelerde ücretli tatillere hakkı vardır.

ücreti ne kadar
What is the rate
telefon ücreti
toll
posta ücreti
postage

Postage is becoming too expensive. - Posta ücreti çok pahalı oluyor.

The price includes the postage charge. - Fiyata posta ücreti dahildir.

ücret
wages

He promised to pay us high wages. - Bize yüksek ücret ödemeye söz verdi.

The leaders of the Union agitated for higher wages. - Sendikanın liderleri, daha yüksek ücret için ortalığı karıştırıyorlardı.

ücret
{i} rate

Show me a list of your rates, please. - Bana ücretlerinin bir listesini göster, lütfen.

I have to pay high rates to the boarding. - Pansiyona yüksek ücretler ödemek zorundayım.

ücret
payment

The fee includes the payment for professional services needed to complete the survey. - Araştırmayı tamamlamak için gereken mesleki hizmetler ücrete dahildir.

geçiş ücreti
toll

You need to have exact change to pay the toll of the expressway. - Otoban geçiş ücretini ödemen için tam değişime sahip olmalısın.

This bridge was originally a toll bridge. - Bu köprü aslında geçiş ücreti alınan bir köprüydü.

telif ücreti
(Hukuk) royalty
ücret
wages, pay, payment, screw; fee; cost, price
ücret
{i} hire

We've hired Tom to paint our garage. - Garajımızı boyaması için Tom'u ücretle tuttuk.

It wasn't my idea to hire him. - Onu ücretle çalıştırmak benim fikrim değildi.

ücret
{i} terms
ücret
{i} remuneration

The professor who invented it has the right to reasonable remuneration from the university. - Onu icat eden profesör, üniversiteden makul bir ücret hakkına sahip

arama ücreti
call fee
arama ücreti
call charge
ardiye ücreti
storage
ardiye ücreti
(Ticaret) warehousing charge
ardiye ücreti
(Ticaret) warehousing
depo ücreti
storage
gecikme ücreti
(Ticaret) late fee
grup ücreti
(Turizm) group rate
komisyon ücreti
commission
komisyoncu ücreti
(Ticaret) brokerage
komisyoncu ücreti
(Kanun,Ticaret) commission
konsolosluk ücreti
(Ticaret) consular fees
kurs ücreti
course fee
liman ücreti
(Turizm) port charge
lisans ücreti
(Ticaret) royalty
mesai ücreti
overtime pay
nakliye ücreti
(Ticaret) expressage
nakliye ücreti
shipping cost
nakliye ücreti
shipping charge
nakliye ücreti
(Ticaret) carting
navlun ücreti
(Ticaret) freightage
otel ücreti
(Turizm) hotel price
otel ücreti
(Turizm) hotel fee
ruhsat ücreti
(Kanun) royalty
saat ücreti
per hour
sigorta ücreti
premium
vekalet ücreti
(Ticaret) retainer
yönetim ücreti
management fees
ücret
dock
ücret
tollage
ücret
remunerate
ücret
paying

I have no objection to paying a special fee if it is necessary. - Gerekirse özel bir ücret ödeme konusunda herhangi bir itirazım yok.

If necessary, I have no objection to paying a special fee. - Eğer gerekliyse, özel bir ücret ödemeye hiçbir itirazım olmaz.

ücret
money

I'm not the only one who doesn't have enough money to pay the membership fee. - Üyelik ücretini ödemek için yeterli paraya sahip olmayan tek kişi ben değilim.

ücret
(Ticaret) term
ücret
(Latin) tributum
ücret
earning

A higher minimum wage can raise earnings and reduce poverty. - Daha yüksek asgari ücret, kazançları yükseltip yoksulluğu azaltabilir.

ücret
(Ticaret) labor union
ücret
emoluments
ücret
consideration
nakliye ücreti
transportation
taşıma ücreti
truckage
Bildirim Ücreti
(Finans) Notification Fee
Kur Değişim Ücreti
(Finans) Exchange Rate Change Fee
giriş ücreti
Entrance fee

We take no enterence fee to enter amusement park, but it is for just today.

kurs ücreti
class fee
nakit çekme ücreti
(Finans) Cash withdrawal fee
nakliye ücreti
transportation fee
nakliye ücreti
Carriage, freight rate, transportation, freightage, haulage, shipping charges
yurt ücreti
Dormitory fee
ücret
charged in
2 dakika ücreti ne kadar
How much does it cost for 2 minutes
abone ücreti
subscription
abone ücreti
subscription price
abone ücreti
subscription rate
abone ücreti
1. subscription fee. 2. price of a season ticket
abone ücreti
subscription fee
aktarma ücreti
transshipment charge
avukat ücreti
(Kanun) attorney fee
avukat ücreti
attorney's fee
avukatlık ek ücreti
refresher
avukatlık ücreti avansı
retaining fee
basılı malzeme gönderme posta ücreti ne kadar
What's the postage on printed matter
bilet ücreti
carfare
bilet ücreti
cost of travel on a bus
bilet ücreti
taxi
bilet ücreti
or other vehicle
bilet ücreti farkı
excess fare
bilet ücreti ne kadar
What's the fare
bilet ücreti ne kadar
How much are the tickets
bilet ücreti ne kadar
How much does a ticket cost
bu mektuplar için pul ücreti ne kadar
How much do stamps cost for these letters
bu testin ücreti ne kadar
How much will this test cost
bunu ekspres posta ile gönderme ücreti ne kadar
How much does it cost to send this by express
bunu havayolu ile gönderme ücreti ne kadar
How much does it cost to send this by airmail
bunu özel gönderim ile gönderme ücreti ne kadar
How much does it cost to send this by special delivery
buraya bilet ücreti ne kadar
How much is the fare to this place
dakika ücreti ne kadar
How much per minute
dalış ekipmanı kiralama ücreti ne kadar
How much does it cost to rent diving equipment
demirleme ücreti
anchorage
demirleme ücreti
(Askeri,Ticaret) moorage
demiryolu çekme ücreti
haulage
demiryolunu kullanma ücreti
trackage
depoyu doldurma ücreti
tankage
ders ücreti
tuition

Who paid your tuition? - Ders ücretini kim ödedi?

dok ücreti
dockage
doktor ücreti
medical fee
döviz değişim ücreti
disagio
ek gemi ücreti
primage
ekses ücreti ödemeli
overweight charge
ekses ücreti ödemelisiniz
You have to pay an overweight charge
ekspertiz ücreti
(Ticaret) appraisement fee or charge
ekspertiz ücreti
(Ticaret) survey fee
ekspertiz ücreti
(Ticaret) appraisement fee
ekspres posta ücreti
(Ticaret) express fee
elden geçirme ücreti
(Ticaret) handling services
etkinlik ücreti
(Ticaret) efficiency wages
fazla mesai ücreti
overtime pay
fazla mesai ücreti
overtime
fazla valiz ücreti
excess baggage charge
fazla valiz ücreti ne kadar
How much is the excess baggage charge
giriş ücreti
admittance
giriş ücreti
admission

You must pay the admission fee here. - Buraya giriş ücreti ödemelisiniz.

There is no admission fee for children under five. - 5 yaş altı çocuklar için giriş ücreti yoktur.

giriş ücreti
cover charge
giriş ücreti
entrance fee, admission
giriş ücreti
entrance fee; admission
giriş ücreti
admission fee

You must pay the admission fee here. - Buraya giriş ücreti ödemelisiniz.

There is no admission fee for children under five. - 5 yaş altı çocuklar için giriş ücreti yoktur.

giriş ücreti ne kadar
How much is admission
giriş ücreti var mı
Is there a cover charge
hamallık ücreti
porterage
hapishane ücreti
(Kanun) carcelladium
hapishane ücreti
(Kanun) carcelage
hapishane ücreti
(Kanun) prison fee
havayolu ile gönderilen mektup gönderme posta ücreti ne kadar
What's the postage on an airmail letter
hesaba servis ücreti dahil mi
Does the bill include the service charge
idare ücreti
(Kanun) administration fee
iskele ücreti
wharfage
istif ücreti
stowage
izin ücreti
(Ticaret) holiday pay
işçi ücreti
labour wages
işçi ücreti
wages, worker's pay
karayolu taşıma ücreti
(Ticaret) haulage
kargo ücreti
(Ticaret) shipment fee
kargo ücreti
(Ticaret) courier fee
kart gönderme posta ücreti ne kadar
What's the postage on a postcard
kayıt ücreti
registration fee
kayıt ücreti
entry fee
kayıt ücreti
registry fee
kelime başına ücreti ne kadar
What is the charge per word
kira ücreti
lodging money
kira ücreti
rent money
kira ücreti
charter fare
kira ücreti
charter price
koli gönderme posta ücreti ne kadar
What's the postage on a package
koltuk ücreti ne kadar
How much are the seats
komisyon / aracı ücreti
(Hukuk) commission
komisyon ücreti
The commission fee is
köprü geçiş ücreti
bridge toll
kılavuz ücreti
naut . pilotage, pilotage fee
kılavuzluk ücreti
pilotage
liman ücreti
harbor dues
limit aşım ücreti
(Ticaret) limit exceeding fee
mavna ücreti
lighterage
mavna ücreti lighterage, fee paid
for lightering
mektup gönderme posta ücreti ne kadar
What's the postage on a letter
mektup ücreti
letter postage
mendirek ücreti
pierage
metro ücreti
subway fare
mevki farkı ücreti
excess fare
motorbot kiralama ücreti ne kadar
How much does it cost to rent a motorboat
muayene ücreti
(Tıp) examination fee
nakit çekme ücreti
(Ticaret) cash advance fee
nakliye ücreti
shipping charges, freight, freightage
nakliye ücreti
freight rate
nakliye ücreti
haulage
nakliye ücreti
carriage
nakliye ücreti
freightage
nakliye ücreti
carriage, haulage
nakliye şirketi ücreti
expressage
noterlik tasdik ücreti
(Kanun) notarial fee
okul ücreti
tuition fees
okul ücreti
school fee
okul ücreti
tuition

Tom had to drop out from college because he couldn't afford tuition. - Tom okul ücretini ödeyemediği için üniversiteyi bırakmak zorunda kaldı.

Unfortunately, I had to drop out of college because I couldn't afford the tuition. - Maalesef okul ücretini göze alamadığım için üniversiteyi bırakmak zorunda kaldım.

otelde yemek hariç oda ücreti
European plan
otopark ücreti
parking fee
otoyol ücreti
(Ticaret) road toll
paraşüt kiralama ücreti ne kadar
How much does it cost to rent a parachute
park ücreti
parking fee
park ücreti ödemem gerekiyor mu
Must I pay to park here
patent ücreti
royalty fees
patent ücreti
royalty
posta ek ücreti
excess postage
posta ücreti
rate
posta ücreti gerektirmeyen
post free
posta ücreti gerektirmez
no postage necessary
posta ücreti ödenmiş
prepaid postage
posta ücreti ödenmiş
post paid
posta ücreti ödenmiş
postage paid
posta ücreti ödenmiş olarak
post paid
prim ücreti
(Ticaret) rate of premium
rıhtım ücreti
(Ticaret) pier dues
rıhtım ücreti
wharfage
rıhtım ücreti
dock dues
rıhtım ücreti
quayage
rıhtım ücreti
pierage
rıhtım ücreti
dockage
saat ücreti
wages per hour
saat ücreti ile ödeme
portal to portal pay
saati ücreti ne kadar
What does it cost per hour
saha ücreti ne kadar
What is the greens fee
sahipsiz diye kapatılan hayvanları çıkarma ücreti
poundage
servis ücreti
cover charge
servis ücreti
service charge
servis ücreti dahil değil
Service charge is not included
servis ücreti dahil mi
Is the service charge included
servis ücreti service charge
(in a restaurant, nightclub, hotel)
servis ücreti ve vergi ne kadar
How much is the service charge and tax
sevk ücreti
(Ticaret) cartage
stand ücreti
stallage
su kayağı kiralama ücreti ne kadar
How much does it cost to rent water skis
sulama suyu ücreti
irrigation water charges
التركية - التركية

تعريف ücreti في التركية التركية القاموس.

AKORT ÜCRETİ
(Hukuk) Üretilen parça başına ödenen ücret
VEKALET ÜCRETİ
(Hukuk) Vekillik görevinin ifası nedeniyle alınan ücret; avukatın müvekkilinden ve davayı veya icra takibini lehe bitirmesi halinde diğer tarafça ödenecek olan ücret
giriş ücreti
Bir gösteriyi görmek için ödenen ücret, duhuliye
vekalet ücreti
Vekâletname çıkarılırken ödenen ücret
ÜCRET
(Osmanlı Dönemi) Hizmet karşılığı verilen şey
Ücret
(Osmanlı Dönemi) HUFARE
Ücret
(Osmanlı Dönemi) ŞEBR
ücret
Kiralanan veya satın alınan bir şey için ödenen para: "Fiyatından daha yüksek bir ücretle satın aldı."- P. Safa
ücret
Kiralanan veya satın alınan bir şey için ödenen para
ücret
İş gücünün karşılığı olan para ve mal: "Ücret emeğin karşılığıdır."- Anayasa
ücret
İş gücünün karşılığı olan para ve mal
ücreti
المفضلات