Gemi köprünün altından geçti.
- The ship passed under the bridge.
Ne kadar zaman geçtiğini söyleyemem.
- I cannot say how much time passed.
Ne kadar zaman geçtiğini söyleyemem.
- I cannot say how much time passed.
Test sürüşünü geçtikten sonra bir araba aldı.
- After she had passed her driving test, she bought a car.
O, sınavı geçmiş olamaz.
- He can not have passed the exam.
Kendimden geçmiş olmalıyım.
- I must have passed out.
Annesi geçen yıl öldü.
- Her mother passed away last year.
Tom geçen pazartesi girdiği sınavı geçti.
- Tom passed the test he took last Monday.