özleyiş

listen to the pronunciation of özleyiş
التركية - الإنجليزية
(a) yearning, (a) longing
özle
long for
özle
{f} hankering
özle
{f} miss

I'll miss your cooking. - Aşçılığını özleyeceğim.

We've all missed you. - Hepimiz seni özledik.

özle
hanker
özle
{f} missing

Aren't you missing anyone? - Herhangi birini özlemiyor musun?

I think there's something we're all missing. - Sanırım hepimizin özlediği bir şey var.

التركية - التركية
Özleme işi veya biçimi
Özleme işi veya biçimi: "Hiç dönmemek ölüm gecesinden bu sahile / Bitmez bir özleyiştir ölümden beter bile."- Y. K. Beyatlı
özleyiş
المفضلات