örten

listen to the pronunciation of örten
التركية - الإنجليزية
covering

There was a curtain which was covering the door. - Kapıyı örten bir perde vardı.

superjacent
ört
mantle
alev örten
(Askeri) flash suppressor
birebir örten işlev
(Bilgisayar,Teknik) one to one and onto mapping
ört
cloak
ört
cover up

Cover up the injured man with this blanket. - Bu battaniye ile yaralı adamı örtün.

I was trying to cover up my wrinkles. - Ben kırışıklıklarımı örtbas etmeye çalışıyordum.

bire bir örten işlev
(Bilgisayar) one-to-one and onto mapping
birebir örten
(Matematik) bijection
yüzü örten
face-saving
ört
shroud
ört
enshrouded
ört
cloaked
ört
enshroud
ört
cot
ört
cocoon
التركية - التركية

تعريف örten في التركية التركية القاموس.

Ört
(Osmanlı Dönemi) CE'VE
Ört
(Osmanlı Dönemi) TEZMİL
الإنجليزية - التركية
örten
المفضلات