örneğin

listen to the pronunciation of örneğin
التركية - الإنجليزية
for instance

What makes you think the Middle East is more important than Mesoamerica, for instance? - Örneğin Orta Doğu'nun Orta Amerika'dan daha önemli olduğunu sana düşündürten şey ne?

In large cities, in London for instance, there is heavy smog. - Büyük şehirlerde, örneğin Londra'da, ağır dumanlı sis var.

for example

You can make sounds by combining letters in Modern Greek. For example you can use μπ to make the sound b, ντ to make the sound d, γκ to make the sound g and τζ to make the sound dj. - Modern Yunanca'da harfleri birleştirerek sesler oluşturabilirsiniz. Örneğin b sesi için μπ'yi, d sesi için ντ'yi, g sesi için γκ'yi ve c sesi için ise τζ'yi kullanabilirsiniz.

Professional translators quite often specialize in just one field, for example law or medicine. - Profesyonel çevirmenler çoğunlukla sadece tek bir alanda uzmanlaşırlar, örneğin hukuk ve tıp.

e.g
such as

Tiny animals such as krill eat plankton. - Küçük hayvanlar, örneğin kriller plankton yerler.

He likes strange animals such as snakes, for example. - O, örneğin yılanlar gibi garip hayvanları seviyor.

for example, for instance
such

Tom and Mary went on a safari and saw many animals, such as lions, giraffes, zebras, and hippopotamuses. - Tom ve Mary safariye gittiler ve örneğin aslanlar, zürafalar, zebralar ve su aygırları gibi birçok hayvanı gördüler.

Tiny animals such as krill eat plankton. - Küçük hayvanlar, örneğin kriller plankton yerler.

eg
e g
e. g
exempligratia
التركية - التركية
Söz gelişi, söz gelimi, söz misali, örnek olarak, mesela