She spent many days knitting a sweater for him.
- Ona bir kazak örmek için günler harcadı.
She has many hobbies, cooking, knitting, gardening, collecting stamps, and so on.
- Yemek yapmak, örgü örmek, bahçıvanlık, pul toplamak ve benzeri birçok hobileri vardır.
She spent many days knitting a sweater for him.
- Ona bir kazak örmek için günler harcadı.
Mary pulled out her knitting needles and started to knit.
- Mary örme şişlerini çıkardı ve örmeye başladı.
My grandmother likes to weave things.
- Büyük annem giysiler örmeyi seviyor.
This type of spider doesn't weave a web.
- Bu türde örümcekler ağ örmezler.
She has many hobbies, cooking, knitting, gardening, collecting stamps, and so on.
- Yemek yapmak, örgü örmek, bahçıvanlık, pul toplamak ve benzeri birçok hobileri vardır.
She knitted her father a sweater.
- Babasına bir kazak ördü.
Mary knitted Tom a pullover for his birthday.
- Mary, doğum günü için Tom'a bir kazak ördü.
Mary learned to braid hair as a girl.
- Bir kız olarak Mary saç örmeyi öğrendi.
Can I braid your hair?
- Ben senin saçını örebilir miyim?
She was busy with her knitting.
- O, örgüsüyle meşguldü.
Have you finished knitting that sweater?
- O kazağı örmeyi bitirdin mı?
I am adding examples to Tatoeba.
- Tatoeba'ya örnekler ekliyorum.
Mary thought to herself that she ought to buy a new cover for the ironing board since the old one was getting pretty tattered.
- Mary eskisi oldukça yırtık pırtık olduğundan dolayı ütü masası için yeni bir örtü alması gerektiğini düşündü.
Have you finished knitting that sweater?
- O kazağı örmeyi bitirdin mı?
Tom asked Mary if she knew how to knit.
- Tom Mary'ye nasıl örgü öreceğini bilip bilmediğini sordu.