I kissed Mary and she kissed me back.
- Mary'yi öptüm ve o beni geri öptü.
Did he kiss you? No, I kissed him!
- Seni öptü mü? Hayır, ben onu öptüm!
Tom was kissing Mary when I walked into the classroom.
- Ben sınıfa girdiğimde Tom Mary'i öpüyordu.
As soon as Tom got Mary alone, he started kissing her.
- Tom Mary'yi yalnız bulur bulmaz, onu öpmeye başladı.
She kissed away the boy's tears.
- O, çocuğun gözyaşlarını öperek geçirdi.
Kiss the fifth man from the left.
- Soldan beşinci adamı öp.