önce gelme

listen to the pronunciation of önce gelme
التركية - الإنجليزية
precedence
preceding
(Hukuk) figure prominently
primacy
önce gel
come before

Duty should come before anything else. - Görev başka her şeyden önce gelmeli.

Your family should come before your career. - Ailen kariyerinden önce gelmeli.

önce gelmek
come before
önce gelmek
predate
önce gel
{f} preceding
önce gel
precede

The flash of lightning precedes the sound of thunder. - Şimşeğin ışığı gök gürültüsünün sesinden önce gelir.

Lightning precedes thunder. - Şimşek gök gürültüsünden önce gelir.

önce gelmek
take precedence of
önce gelmek
antedate
önce gelmek
to precede
önce gelmek
precede
önce gelmek
forego
التركية - التركية
takaddüm
önce gelme
المفضلات