Translating sentences on Tatoeba is more fun than doing homework.
- Tatoeba'da cümleleri çevirmek ev ödevi yapmaktan daha eğlenceli.
I can't go out because I have a lot of homework.
- Dışarıya çıkamam çünkü çok ödevim var.
Work on the assignment in small groups.
- Küçük gruplar halinde ödev üzerinde çalışın.
Tom asked Mary to help John with his homework assignment.
- Tom, Mary'nin ev ödevinde John'a yardım etmesini rica etti.
A right without a duty is a privilege.
- Ödevsiz hak, imtiyazdır.
A right without a duty is a privilege.
- Ödevsiz hak, ayrıcalıktır.
Tom did his schoolwork at the kitchen table.
- Tom mutfak masasında ödevini yaptı.
Tom is having trouble with his schoolwork.
- Tom ödeviyle sorun yaşıyor.
Although he was writing carefully, he had many mistakes in his writing task.
- O, çok dikkatli yazmasına rağmen, yazma ödevinde çok sayıda hataları vardı.