öğretmenler

listen to the pronunciation of öğretmenler
التركية - الإنجليزية
teachers

All our teachers were young and loved teaching. - Tüm öğretmenler gençtiler ve öğretmeyi sevdiler.

Does it not happen to any teachers? - Öğretmenlere hiç olmaz mı?

| Administrators | Higher Education | Current Trends | Literature In Education | Professional Development
Gregory, John Baptist de la Salle
Plural of teacher
means any school teacher
öğretmen
teacher

Yumi will become a teacher. - Yumi öğretmen olacak.

I know that you're a teacher. - Sizin bir öğretmen olduğunuzu biliyorum.

öğretmenler odası
staff room
öğretmenler günü
Teachers' Day
öğretmenler odası
senior common room
öğretmenler odası
common room
öğretmen
instructor

I cannot understand the Arabic Level 5 instructor. He speaks too fast! - Arapça Seviye 5 öğretmenini anlayamıyorum. O çok hızlı konuşuyor!

My driving instructor says I should be more patient. - Sürüş öğretmenim daha sabırlı olmam gerektiğini söylüyor.

öğretmen
{i} master

Newton became Warden of the Royal Mint in 1696. He became Master of the Royal Mint in 1699. - 1696'da Newton darphane müdürü oldu. 1699'da darphane öğretmeni oldu.

It must bother you to have taken a bad master. I'm stupid too. So, it's all right. - Kötü bir öğretmene sahip olmak sizi rahatsız ediyor olmalı. Ben de aptalım. Öyleyse, tamam.

öğretmen
beak
öğretmen
schoolteacher

Schoolteachers must have a lot of patience with the children. - Öğretmenler çocuklara karşı çok sabırlı olmalıdır.

I'm a schoolteacher from Boston. - Ben Bostonlu bir öğretmenim.

öğretmen
{i} schoolmaster
öğretmen
preceptor
öğretmen
dominie
öğretmen
don

Why don't you ask your teacher for advice? - Neden öğretmenine danışmıyorsun?

Don't hesitate to ask your teacher a question. - Öğretmenine soru sormaya çekinme.

öğretmen
educationist
öğretmen
{i} schoolmarm
öğretmen
school teacher
öğretmen
professor

What's his professor's name? - Onun öğretmeninin adı nedir?

The professor always teaches in jeans and a shirt. - Öğretmen derslerinde hep kot pantolon ve gömlek giyiyor.

öğretmen
{i} schoolmistress
öğretmen
educate
öğretmen
{i} indoctrinator
öğretmen
{i} mistress
öğretmen
governess
Avrupa Öğretmenler Birliği
(Hukuk) European Association of Teachers
öğretmen
(bayan) instructress
öğretmen
schoolma'am
öğretmen
(kadın) preceptress
öğretmen
teacher; instructor; tutor; schoolmaster, master; schoolmistress; professor
التركية - التركية

تعريف öğretmenler في التركية التركية القاموس.

Öğretmen
hoca

Hocasının adı neymiş? - Öğretmeninin ismi ne?

Öğretmen
muallim
öğretmen
Mesleği bir bilim dalını, bir sanatı veya teknik bilgileri öğretmek olan kimse, muallim, muallime
öğretmen
Mesleği bir bilim dalını, bir sanatı veya teknik bilgileri öğretmek olan kimse, muallim, muallime: "Öğretmenimizin verdiği konuları manzum yazardım bazen."- Y. Z. Ortaç
öğretmenler
المفضلات